Metabolik Sendrom Hastalığı ve Kalp Sağlığımız

Metabolik Sendrom Tanımı;
Birden fazla hastalık ve bozukluğun bir arada görüldüğü, insülin direnci sonrasında ortaya çıkan bir hastalıktır. Dünya’da her yüz kadından 25-35’inde görülmektedir. Erkeklere göre kadınlarda daha sık görülmektedir. Ülkemizde yaklaşık her 100 kişiden 35İne Metabolik Sendrom tanısı konulmuştur. Kadınlarda görülme sıklığı; %40’ı aşmıştır. Gün geçtikçe hasta sayısı artmaktadır.
Metabolik Sendrom; Öncelikle, Kalp ve Damar Hastalıklarına neden olmaktadır. Obezite Diyabet (şeker hastalığı), Felç (inme), Karaciğer yağlanması, Pankreas bozuklukları vb. doku ve organ bozukluklarına yol açabilir.

Metabolik Sendrom Bulguları;
Öncelikle; Vücut tartısı artmaktadır. Obesite (Şişmanlık) dediğimiz hastalık ortaya çıkmaktadır. Bel çevresi genişlemektedir. Açlık kan şekeri yükselmektedir. Şekeri dengeleyen insülin hormonu direncine bağlı Tip II diyabet denilen erişkin tip şeker hastalığı riski ortaya çıkmaktadır. Tansiyon (kan basıncı) yükselmektedir (Normal kan basıncı değeri 120/80 mm Hg.) Trigliserit (kan yağları) değeri artmaktadır İyi huylu kolesterol (HDL) düşmektedir.
Bütün bu bozukluklar kalp ve damar, pankreas, karaciğer, beyin, böbrekler başta olmak üzere tüm organlara zarar verir.

Metabolik Sendrom Tanısı Nasıl Konulur?
Bel çevresi değerlerinin yanı sıra aşağıdakilerden en az 2si varsa; Metabolik Sendrom düşünülerek hemen en yakın bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Bunlar;

  • Açlık kan şekeri 110 mg/dl üstünde ise
  • Kan basıncı ölçümü 130/80 mm Hg ve üzerinde ise
  • İyi huylu kolesterol (HDL); erkeklerde 40 mg/dl, kadınlarda 50 mg/dl altında ise
  • Trigliserid (kan yağları) 150 mg/dl ve üzerinde ise
  • Bel çevresi erkekte 94 cm. Kadında 80 cm. üstünde ise

Metabolik Sendromun Nedenleri;
Kalıtımsal(ailevi-genetik) ve Çevresel etki çok önemlidir. Anne ve babanın ailelerinden geçen genler yukarıda saydığımız hastalık ve bozuklukların erken çocukluk yaşlarında bile ortaya çıkması için neden olabilir. Ancak olumsuz çevre koşulları da bu bulguların ortaya çıkmasında ve Metabolik Sendrom’un oluşumunda daha ciddi tehlikedir.

Metabolik Sendrom’dan Korunma Yolları;
Şişmanlık, kalp ve damar hastalıkları, hipertansiyon, şeker hastalığı için alınması gereken önlemler Metabolik Sendrom için de geçerlidir;

  • Dengeli ve düzenli beslenerek, hareketli bir yaşam sürerek sağlıklı kilo kontrolü sağlanarak,
  • Meyve ve sebze ağırlıklı beslenerek,
  • Zeytinyağı başta olmak üzere, yemeklerde hayvan sal ve katı yağların yerine sıvı yağlar (ayçiçeği, fındık yağı, mısır özü yağı, soya yağı) kullanılarak,
  • Yemeklerde aşırı kırmızı et tüketimi yerine balık tercih edilerek,
  • Nohut, kuru fasulye vb. kuru baklagiller ile beslenmeye ağırlık vererek (haftada en az 2 kez),
  • Beyaz ekmek tüketimi yerine bağırsak düzeni için de yararlı tam tahıllı, kepekli, yulaflı ekmek kullanarak, süt ve süt ürünlerinin tüketimine (peynir, süt, yoğurt) önem vererek, tuzlu, şekerli yiyeceklerden uzak durarak.
  • Hamur tatlıları, kızartma, yağlı yiyeceklerden uzak durarak,
  • Gazlı içecekleri tüketmek yerine ayran ve taze sıkılmış meyve sularını tüketerek
  • Temiz su içerek (günde 8-10 bardak),
  • Sigaradan uzak durarak,
  • Aşırı alkol alımından uzak durarak,
  • Günde en az 30 dakika yürüyüş yaparak (haftada en az 3 gün). Bu yürüyüş kişinin yaşına ve mevcut hastalıklarına uygun olarak, tempolu ve hekimin önerisine uyularak yapılmalıdır. Nabız sayısı; 220 sayısından kişinin yaşı çıkarıldığı zaman elde edilen sayının üzerinde çıkarsa yürüyüşe devam edilmesi kalbi yorar, sakıncalıdır.
  • Çocuklar ve gençler arasında besin değeri düşük, kalorisi yüksek yiyeceklerin (fast food yiyecekler, kızartmalar, sosis, salam, sucuk, patates kızartması, cips, çikolata, kek, şekerli yiyecekler vb, gazlı içecekler, hazır meyve suları vb. içeceklerden uzak durularak
  • Çiğden tencereye koyarak, fırında, ızgarada, haşlama gibi pişirme yöntemleri ile evde günlük olarak pişirilen yiyecekleri tüketerek sağlanabilir.

Önemli bir toplumsal bir sorun olan Metabolik Sendrom Hastalığı ile ilgili bilgilenmeliyiz. Çocuklarımız ve gençlerimizi sağlıklı beslenme ve düzenli spor aktiviteleri konusunda cesaretlendirmeliyiz. Öncelikle anne baba olarak sağlıklı yaşamı benimsemeliyiz ve sürdürmeliyiz, çocuklarımıza örnek olmalıyız.
Akıllı ve sağduyulu insanın hekimi; öncelikle kendisidir. Anne karnından başlamak üzere her yaşta sağlık ünitelerine, kişinin yaşına uygun, periyodik sağlık muayenelerini yaptırmak için belirli aralıklarla başvurması çok önemlidir. Bu doğru davranışlar; başta Kalp ve Damar Sağlığımız olmak üzere sağlıklı ve uzun yaşamımızın özüdür. Türk Kalp Vakfı adına; Sağlıklı Yaşam Dileklerimizle.